İnsanlık tarihinin teknolojiyle olan karmaşık ilişkisine ışık tutan, yapay zekayı anlatan kitap
Yapay zeka düşman mı yoksa dost mu? Bu soru yapay zeka geliştiğinden beri sorulmaya başlandı. Hatta öyle ki; ileride bazı sektörlerde insan gücüne bile gerek kalmayacağı yönündeki iddialar konuşulmaya devam ediliyor. Hayatımıza robotlar mı girecek? Ya da her işi robotlar mı çözecek.
Geçtiğimiz aylarda Japonya’da garsonluk yapan bir robotun fazla iş gücüne dayanmayarak intihar etmesi bir anda herkesin dikkatini bu alana çevrilmesine neden oldu. İşte Arda Öztaşkın’ın yazdığı Yapay Zeka: Gücün iki Yüzü adlı kitap, yapay zeka hakkında merak edilen ne varsa okura sunuyor. Buy kitap sayesinde yapayı derinlemesine öğreneceksiniz.
Arda Öztaşkın’ın kaleme aldığı Yapay Zekâ: Gücün İki Yüzü isimli kitap, insanlık tarihinin teknolojiyle olan karmaşık ilişkisine ışık tutuyor. Yapay zekanın hem umut verici potansiyelini hem de doğurabileceği tehlikeleri ele alarak, okuyuculara teknoloji ve insanlık arasındaki bağları sorgulatıyor.
Kitap, teknolojinin tarihsel gelişimini anlatarak taş devrinden yapay zekâ çağına kadar olan süreci, özellikle yapay zekanın toplumsal etkilerini ve geleceğe dair olası senaryoları inceliyor. Öztaşkın, insanlığın teknolojiyle olan ilişkisini sadece ekonomik açıdan değil, aynı zamanda sosyal adalet, eşitlik ve sürdürülebilirlik bağlamında da değerlendiriyor.
Yapay zekâ ve teknolojinin gelecekte insanlığı nasıl şekillendireceği sorusuna odaklanan eser, okurları bu sürecin hem bireysel hem de toplumsal etkilerini düşünmeye davet ediyor. Yapay Zekâ: Gücün İki Yüzü, okurları teknolojinin sunduğu fırsatlar kadar karşı karşıya getirdiği etik ve sosyal sorumluluklarla da yüzleştiriyor. Kitap, teknolojinin getirdiği fırsatlar ve tehditler üzerine derin düşünme fırsatı sunuyor.
Sayfa: 232
İNSANIN TERCİHİ
Yapay zekâ çağında, insanlık tarihi ya bizim kontrolümüzde devam edecek ya da gelişkin yapay zekâ teknolojileriyle sürüklenecek. Tercih yine bizde, insanın kendisinde…
İnsanlık olarak keskin bir yapay zekâ virajındayız. Bu, daha önceki hiçbir teknolojik kırılmaya benzemiyor. Bu virajı nasıl alacağımız tüm insanlık adına belirleyici olacak.
Felaket senaryolarını ortaya atmak kolay ama esas mesele yapay zekâ çağında bu yeni teknolojik gelişmeleri fırsat olarak görmekten geçiyor.
Elbette tüm tartışmanın merkezine ortak fayda, etik, ahlak, vicdan, adalet gibi son derece kritik kavramları koyarak. Ve yine bu konuda kendi sorumluluklarımızın da farkında olarak…
ZEKAYLA DÜNYANIN EFENDİSİ OLMAK
Yazar Serdar Kuzuloğlu kitapla ilgili şöyle diyor;
“Zekâsıyla dünyanın efendisi olan insandan daha zeki bir şeyin varlığında insanın varlığı ne ifade edecek? Bu kitapta yapay zekâ uzmanlarından çok filozofların isimlerinin yer almasının sebebi de bu.”